Ailenin Güçlenmesinde Komşuluk Bağları

30 Eylül 2023

Burak

Aile bağının güçlenmesinde etkili olan komşuluk bağları insanların kocaman şehirlerde kendilerine ait ailelerine kültürlerine ait varoluşlarını bulma noktasında bir nehir misalidir. İnsan bazen kültürüne uzak yaşadığı şehire ailelere uzak yaşamak zorunda kalır. Bu aşamada insana iyi komşu hem sosyal beceri anlamında hem zihin geliştirme noktasında iyi bir alternatiftir.

İnsanın iyi komşusu olması modernitenin bir anda girmesiyle oluşan dezavantajlı dünyalarımıza biraz olsun su serpmektedir. Şu an kimse kimseye güvenemiyor en teknolojisi yüksek korunma güvenlik sağlayan sistemlerin içerisinde küçücük dünyamız var.Bu kadar güvensiz dünyalarda bir insanın diğer bir insanla ilişki kurması da kendi iç dünyasını açması da oldukça zorlaşıyor. Bunun sonucunda insan kapalı kutu haline dönüşüyor ve içinde oluşan yalnızlıkta boğuluyor. Depresyona yakalanıyor sosyal ilişkileri zayıflıyor ve zihinsel becerileri gelişemiyor. İnsan zihni geliştikçe ve sosyal becerileri geliştikçe insanlarla daha çok muhabbet ediyor ve kendi içindeki dünyayı başka insanlara daha çok açabiliyor.

Psikolojinin ve sosyolojinin temeli insandır. Psikolojide sosyal ilişkilere önem verir. Sosyolojide aynı şekilde ancak sosyoloji bireyin kültürle, aileyle, çevresiyle entegre konusuna daha çok dikkat eder. Bireysel olarak da toplum olarak da Batı toplumuna göre biraz daha samimi ilişkiler kurabilen, komşuluğa, düğüne cenazeye birlik olmaya daha önem veren bir toplumuz. Bu topluluklarda insana verilen değer ve saygı ayrıca önemlidir hepimiz için. İlişkilerin temelinde saygı ve sevgi vardır. Saygı ve sevginin temelinde ise ahlak kuralları yatar. Toplum ve toplumun küçük bir mekanizması olan komşulukta en temel nokta topluma entegre olmuş bir birey yani toplumun normal adı altında nitelendirdiği insan yatar.

Sağlık, huzur, mutluluk, barış ve kardeşlik içerisinde yaşadığımız bir dünyada, komşuluk duygusunun eskimeyeceğini ve bireysel olmaktan çok daha dayanışma içerinde daha çok bütünleşerek yaşayabilir insan. Zaman ve dünyanın geliştiği farklı mekanizmaların farklı düzenlerin olduğu bir dünyada insan daha içine kapanık dış dünyayı ve kendine yabancı gelen dünyayı daha ötekileştiriyor çünkü kendinden farklı düşünen ırk ve inançları tehdit olarak algılıyor ve kendi içine almakta zorluk çekiyor yalnız insanın görgüsü kültürü arttıkça kendi dünyası dışında başka dünyalarında bu gezegen zincirinde olabileceğini kabul ettiğinde onlarla komşuluk arkadaşlık dostane duygularını gün yüzüne çıkarıyor. Ve komşuluk duygusu fiili arttıkça farklı kültürlere inanışlara tanık olup aslında o dünyanın çok da öteki olmadığına şahit oluyor. Sonuçta insan birey evet ama çevresi kültürü inanışına göre de şekil alabileceğini ama özde insan olmanın gereğini içinde barındırıyor ve öteki olmanın ötekiyi oluşturmanın aileye ve komşuluk ilişkilerine daima zarar verebileceğinin kanaatine varıyor.

Komşuluk ilişkileri toplum içerisinde huzur ve barışı getirir. Huzur ve barış sevgiyi dayanışmayı ve sağlıklı aile bireylerini eşi çocukları ve kültürü getirir. Özellikle komşular dayanışma içerisinde olur ve birbirlerine yardım ederler. İnsan insana lazımdır. Bireysel olarak bu dünyayı tamamlamak oldukça zordur. O yüzden sevdiğimiz bize uyan bizimle ilişki içerisinde olmak isteyen komşularımız ile iletişimimizi sağlamalıyız ve onlarla tek özel günlerde acıda matemde güzellikte düğünde değil sadece kendi ihtiyaçlarımız ölçüşümde değil onların da ihtiyaçları ölçüsünde ilişki oluşturmalıyız ilişki tek taraflı olamaz ilişki dediğimiz kavram en az iki kişi arasında olur ve iki kişinin muhabbeti samimiyeti ölçünde şekillenir. İlişkilerde bencil değil ortak konularda sencil olmayı da bilmeliyiz. Komşulukta diğer tüm ilişkiler gibi saygı ve yardımlaşma değerleri üzerine kurulmalıdır. İlişki kurarken sadece benim gibilerle arkadaş olmak ilişki kurmak komşu olmak beni geliştiremez sadece değerlerimi güçlendirebilir fakat benden farklı kişiler dediğimiz insanlar komşuluğun özünü kabulün özünü ayrıştırmamanın özünü oluşturur ve insanı geliştirir.

Komşuluk ilişkilerimiz ne kadar sağlıklı ilerlerse, hayattan o kadar fazla tat almaya ve dünyayı da o kadar güzel görmeye başlarsınız. Çünkü komşuluk bizim aile içinde de ailemizi de yakından tanıdığımız bir alan olur. Komşularınızla geçinemiyorsak ve aramız bozuksa, bu durum tüm hayatımıza yansır hem kendimizi iletişim konusunda eksik sorunlu hissederiz hem de ev yaşantısında en yakın olabilecek kişilerle eksik samimiyet kurduğumuzu düşündürecektir bu da aile iş arkadaş çevremize yansıyacaktır.

Komşular bazen bize ailemizden, akrabalarımızdan ve dostlarımızdan, eşimizden en yakınımızdan bile daha yakın olabilir. Mesela, arabayı bir yere çarptın eşine söylemek ilk olarak aklımıza gelmezse ve o an gelemeyecek durumdaysa, komşumuz ile samimiysek onu çağırırız ve eşimizde onca işinin arasında canı sıkılmadan halletmiş olabiliriz. Eşin komşudan önce olmalı tabiki ama eşin o an gelecek imkânı yoksa komşun daha iyi bir seçenek olabilir. Komşuluk ilişkilerini sıkı tutmak ve bir ihtiyaç anında komşunuzun kapısını çalabilmek bir ihtiyaçtır. Aynı durumda komşular arası gidip gelmeler bir ev hanımı için en basitinden en güzel sosyal alandır veya arkadaş çevrenden bağımsız komşularının olması oturduğun yerde daha güvende ve daha hızlı sosyalleşme de çok değerlidir. Günümüz de devasa lüks binalarda insan sayısı olarak bir mahalleyi geçebilen kişi sayısı ile aynı asansörde bile birbirinden kaçarcasına iletişimin en basit görünen selamı esirgiyoruz birbirimizden.

Komşuluk ilişkileri aile ilişkilerinden sonra en yakın sosyal çevremizi temsil etmektedir, dışarı çıktığımızda ilk karşılaşabileceğimiz insanları temsil eder o insanları seviyorsak bulunduğumuz yeri ve çevreyi daha çok özümseriz. Sevmiyorsak kendi evimizde bile yabancı gibi yaşayabiliriz bu da aile ilişkilerimizi etkileyebilir. Özellikle şehirleşmenin artması ve hayatın zorlukları, stres kaynaklarımızın artması salgın hastalıkların artması insanları birbirinden uzaklaştırıyor birbirine yabancı olan insanları çoğaltıyor çoğu insan kendine bile yabancılaşıyor insan olmayı unutuyor ve kendi dünyasında huzurlu yaşayacağını iddia etse de yanılıyor. Özgüvensiz insanlar daha çekimser ve sosyal ilişkileri daha az. Sosyal insan daha özgüvenli ve daha gelişime açık. Toplum komşuluk aile insanları bir arada yaşamaya zorunlu tutuyor bir toplumun ve kültürün içinde isek bunlara tabii olmak bize iyi gelir zarar gelmez. Bunun içim yanlış insanları yanlış aileyi yanlış komşuları seçebiliriz ama bu hak kadar iyi insanları bulmakta kolay. İnsanlar bir arada yaşarken aile ve komşu olmak birbirleri ile dayanışma içinde yaşamaya daha mutlu olmaya veya hüzünlü olmaya neden olabilir. Ama insan kendini iyi tanıyorsa iyi aile ve komşular seçebilir kendisine. Komşuluk, aile toplumumuzda çok önemli bir yer tutar. Dolayısıyla bu değerlere sahip olmak topluma daha iyi uyum sağlamamızı sağlar. Sosyal ilişkiler, aile kurmak, komşularımızın olması kendimizi ailemizi ihmal değil aksine kendimizi ve ailemizi eşimizi ve komşumuzu tanıma noktasında önemli yer edinir.

Bu kalabalık dünya da değer verdiğimiz insanların olması kendi içsel sorunlarımızdan ve kendi dünyamıza gerekli mesafelerde bakmamızı sağlar. Bir insanın hiçbir sosyal ilişkisinin olmaması o insanın yalnızlığından oluşan ve devamında oluşan sosyal uyum sorunlarına yol açar. Ama bir insanın sağlıklı ilişkiler kurması sağlıklı bir aile kurmasına sağlıklı komşuluklar kurmasına sağlıklı bir dünya kurmasına yardım eder. Komşu olmak şehrin kalabalığında sığınacak diğer alanlar olabilir hastalıkta sağlıkta çalacağımız bir kapı bizi diğer kapılarlada aile olmaya teşvik eder. Kendi ailemiz ve bireyleri diğer kapılarda sosyalleşir yenilenir bilgisine bilgi katar kültürünü kültürleri öğrenir toplumumuzun kabul ettiği normal algısına yerleşir. Ve insanlardan talep görür sayılan sevilen bir insan olur. Bu yazılanlar tabiki sağlıklı ilişki sağlıklı komşuluklar için bize zarar veren değerlerimiz varsa onlar bize değer değil zahmet verir. Ama insan sosyal bir varlıktır fıtratımız gereği kendi dünyamıza ve kendi içimize çok dalmamalıyız dış çevreyi görerek farklı kültürleri ve insanları görerek kendimizi daha adaletli bir şekilde analiz etme şansı bulabiliriz. Her şey insanla güzel insanın yetmediği yerde de inançlarımızla güzeldir.Hoşçakalın.

Sosyolog/Aile Danışmanı Şeyma YİĞİT

Dikkat - Online danışmanlık hizmeti, herkese uygun bir hizmet değildir.
İntihar veya kendine zarar vermek gibi düşüncelere sahipseniz, sitedeki hizmetler size uygun olmayabilir.
Bu durumdaysanız aşağıdaki yardım numaraları ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.

Acil Yardım Hattı: 112, Polis İmdat Hattı: 155, Aile İçi Yardım Hattı: 183, Uyuşturucu İle Mücadele Yardım Hattı: 191