Psikolojik Danışman
Beyzanur Yanık
12 Ekim 2025
Kayıp…
İlk duyduğumuzda aklımıza çoğunlukla ölüm gelir. Oysa bazen bir insanı değil, bir dönemi, bir umudu, bir ihtimali, hatta kendimizin bir parçasını kaybederiz. Ve işte o an, yas başlar.
Yas; sadece gözyaşı değildir.
Bir insanın kalbinde sessizce akan, şekil değiştiren, bazen öfkeye bazen kabullenmeye dönüşen bir süreçtir. Psikolojik danışman olarak birçok insanın bu süreçten geçtiğine tanıklık ettim. Fakat şunu fark ettim: Herkesin yasına dokunan bir "ben" vardır. Çünkü yas, hepimizin dilinden konuşur — sadece kelimeleri farklıdır.
Bazılarımız kayıptan sonra hızla “normal” görünmeye çalışır. Hayat devam eder çünkü, değil mi? Oysa bastırılan yas, kendine yol bulur. Bir rüya olur, bir bedensel ağrıya dönüşür, ya da “neden hâlâ böyle hissediyorum?” dediğimiz o tanıdık duraklarda karşımıza çıkar.
Yas, duyulmak ister.
Ve duyulmadığında, içimizde yankılanmaya devam eder.
Birçok danışanım bana “Bu kadar üzülmem normal mi?” diye sorar. Bu soruya verdiğim cevabı burada da paylaşmak isterim:
Evet, normal.
Kayıp karşısında duyguların dağınık olması, bazen hiçbir şey hissetmemek kadar derin bir yas tepkisidir. İnsan zihni kaybı bir anda kavrayamaz; bu yüzden yas bir süreçtir, bir çizgi değil.
Elisabeth Kübler-Ross’un tanımladığı o beş aşama — inkâr, öfke, pazarlık, depresyon ve kabullenme — aslında birer duraktır; sırayla ilerlemek zorunda değildir. Kimi gün kabulleniriz, kimi gün yeniden öfkeleniriz. Bu döngü, iyileşmenin parçasıdır.
Peki, yasla nasıl yaşanır?
“Yasla baş etmek” yerine, “yasla yaşamak” demeyi tercih ediyorum. Çünkü yas, geçip giden bir misafir değil; bizi dönüştüren bir öğretmendir. Zamanla kaybımızla birlikte yaşamayı, onunla anılarımızı onurlandırmayı öğreniriz. Belki bir fotoğrafa daha uzun bakabilir, bir şarkıyı dinlerken gülümseyebiliriz. Bu, unuttuğumuz anlamına gelmez — aksine, sevginin artık acıya değil, minnettarlığa dönüştüğünün göstergesidir.
Kayıp ve yas, insan olmanın kaçınılmaz parçaları. Fakat bu süreçte yalnız olmadığımızı bilmek, iyileştirici bir güç taşıyor.
Bazen sadece biri “Seni duyuyorum.” dediğinde bile içimizde bir şeyler yumuşar.
Ve belki de yasın en büyük dönüşümü burada başlar:
Paylaştıkça hafifler, paylaştıkça anlam bulur.
Dikkat - Online danışmanlık hizmeti, herkese uygun bir hizmet değildir.
İntihar veya kendine zarar vermek gibi düşüncelere sahipseniz, sitedeki hizmetler size uygun olmayabilir.
Bu durumdaysanız aşağıdaki yardım numaraları ile iletişime geçmenizi tavsiye ederiz.
Acil Yardım Hattı: 112, Polis İmdat Hattı: 155, Aile İçi Yardım Hattı: 183, Uyuşturucu İle Mücadele Yardım Hattı: 191